Yoğun tempoda geçen çalışmalar sırasında piyangodan çıkan bir mola. Kalite Müdürümüzle birlikte dış depo ziyaretimizden sonra hediyelik alışverişini de hazır fabrika dışına çıkmışken yapmak istedim, ancak Algiers’in cehennem trafiğini hesaba katmamıştık. 3 saatlik bir trafikten sonra hediyelik alacağımız yere vardığımızda saat zaten 17.00 olmuştu. Bu saatten sonra geriye dönmeyelim dedik. Önce hediyelik hurmalarımı aldım, sonrasında El-Aurassi Hotel’in güzel manzarasında bir şeyler içmeye karar verdik.
Otelin işletmecisi Katar’lı ve muhtemelen şimdiye kadar gördüğüm en büyük otellerden birisi. Bir sonraki gelişimde denemeyi düşünüyorum 😀
Hangi fabrikamıza gidersem gideyim (Nijerya hariç 😀 ), o ülkenin yerel yemeklerini mutlaka tadarım. Otelden sonra akşam yemeği için geleneksel yemekler yapan bir restorana gittik. Adını hatırlamıyorum 😀
Yemekler bolca baharatlı, ama tatları mükemmel. Zaten Kuzey Afrika ve Ortadoğu’daki bir Türk turistin aç kalması pek mümkün değil.
Yarın Cezayir’deki son günüm. Bu nedenle yoğunluğu işlere vermek gerekli diye düşünürken kendimi blog yazarken bulmam da ayrı bir konu 😀